Politik şiddet, organize suçlar ve terörizm başlıklı uluslar arası bir toplantının Ankara’da yapılmasının ardından bu konuyla ilgili birkaç şey söylemek istedim.
Özellikle son 20 yılda karşımıza çıkan tabloda politik şiddetin en acımasız ve kanlı sonuçlara ve kayıplara yol açan bir şiddet türü olduğunu yaşanan olaylardan biliyoruz. Türkiye de politik şiddetten nasibini fazlasıyla alan ve bunun sonuçlarını yaşayan bir ülke konumunda. Hafızalarımızda yakın geçmişten, uzak geçmişten, dünden ve bugünden birçok olayı gündeme getirebilmek mümkün.
Bu vahşeti daha da arttıran bir başka boyut ise politik şiddete ve organize suçlar ile terörizme çocukların alet ediliyor olması. Çocuklar daha ne yaptıklarının bile farkında olamadan ya ellerinde silahlarla veya bombalarla kendilerini şiddetin tam ortasında ve uygulayıcısı olarak buluyorlar. Evet problemin asıl vahim boyutu çocukların şiddetin kurbanları olduğu durumlardan daha çok bu şiddetin uygulayıcısı oldukları durumlar.
Çocuk askerler kavramı artık dünyada yaygın olarak kullanılan bir kavram. Bu yaygınlığın da sebebi çocuk askerlerin sayısının çok armış olması. Dünyanın bir çok yerinde artık çocuk yaşta askerlerin ellerinde silahlarla çarpıştığı ve bir askerin tüm fonksiyonlarını gördüğü biliniyor.
Çocukların maruz kaldığı şiddeti de ortaya koyduğumuzda dünyanın çocuklar için yaşanması her geçen gün daha zor bir konuma sürüklendiği de açıkça görülmektedir. Konuyla ilgili yapılan çok sayıda çalışmada ortaya konan rakamsal veriler durumun vahametini açıkça ortaya koymaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü 2002’de yaklaşık 53.000 çocuğun cinayet sonucu öldürüldüğünü ortaya koymuştur.
Birçok ülkede yapılan çalışmalar göre çocukların %80-98’i evlerinde fiziksel şiddete maruz kalmaktadır.
Gelişmekte olan ülkelerde yapılan bir çalışmada okul yaşındaki çocukların son 30 günde %20-65 oranında sözel veya fiziksel bir şiddete maruz kaldığını göstermektedir.
Dünya Sağlık Örgütü yaptığı bir çalışmada 2002’de endüstrileşmiş ülkelerde 18 yaş altında yaklaşık 150 milyon kız ile 73 milyon erkek çocuğun cinsel istismara maruz kaldığını ortaya koymaktadır.
Yukarıda verdiğimiz tüm bu rakamsal veriler şiddetin tüm dünyada etkilerini açıkca ortaya koyan rakamlardır. Her ülkenin kendi koşullarına göre değişken boyutta olaylar görülebilmekteyse de global bir olay olduğu da gerçektir.
Türkiye de şiddet olaylarından payını fazlasıyla alan bir ülkedir. Ancak, neden ve sonuç tartışmalarını yaparken biraz geride kaldığımızı da belirtmek gerekmektedir. Çünkü hala biz çocuğa yönelik şiddeti ailede yaşananalarla değerlendirmekte ve durum saptamasını böyle yapmaktayız. Ancak son yıllarda artık şiddetin de şekil değiştirdiğini ve bu yüzden de birçok farklı faktörün olayı etkilediğini de göz ardı etmemek gerekmektedir.
Bugün artık organize suç örgütlerinin çocukları kullanmayı temel politika haline getirdiğini ve bu yüzden de çocukları suç makinaları olarak karşımızda görmekteyiz. Bu yüzden de durum değerlendirmesi ve çözüm çalışmaları yaparken artık organize suç örgütleriyle başa çıkma stratejilerini de tartışmaya başlamak zorunda olduğumuzu hatırlamalıyız. Yoksa çözüm çalışmaları sonuç vermeyecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder