Şiddetin ülkemizde çok fazla yaşandığını söylemenin dışında rakamlarla ortay koymanın, problemi daha net ortaya koyabilmek için gerekli olduğu açıktır. Bununla ilgili kurulmuş resmi statüdeki kurumlarda bile böyle araştırmaların çok kısıtlı olması bizde şiddetin sadece bireysel olaylar üzerinde değerlendirilmesi sonucunu getirmektedir.
Çevremizde savaşların yaşanıyor olması buradan kaçan çocukların da mülteci statüsünde rüzgardaki yaprak gibi savrulmaları sonucunu getirmektedir. Sokaktaki kız çocukların, diğer çocuklarla beraber sayısının artmasında temel iki enden ekonomik kriz ve nüfus planlaması olmayışı yüzünden çok çocuk yapılmasıdır.
Şiddet ne biçimde olursa olsun çocukların hayatına korku ve güvensizliği sokmakta, temel hak ve özgürlüklerini kullanmalarını engellemektedir. Özellikle aile içi şiddet, yaygınlığı tam olarak bilinemeyen, gizlenen bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü’nün 1994 yılında yaptırdığı “Medya, Şiddet ve Kadın” adlı araştırmada, kadının şiddete maruz kaldığı olaylara ilişkin 79 haber incelenmiştir.
Buradaki yaş aralığına baktığımızda bu şiddete maruz kalanların %28’i yani yaklaşık her 3 mağdurdan birisi çocuktur.
Saldırıya uğrayan kadınların yüzde 40.5’nin yaş grubu belirlenememiştir. yüzde 15.2’si 12-16, yüzde 11.4’ü 17-20, yüzde 3.9’u 21-30, yüzde 5.2’si 31-40, yüzde 2.5’i 41-50, yüzde 1.3’ü ise 51-60 yaş arasında oldukları belirlenmiştir.
Daha önce şiddetle ilgili olarak yapılan araştırmaların da gösterdiği gibi ev, şiddetin daha çok yaşandığı mekandır. Çekirdek ailelerde yaşayan kadınlar şiddet eylemlerine daha çok maruz kalmaktadır.
Saldırganın ruhsal durumunda bir anormallik söz konusu değildir.
Şiddet eylemleri daha çok gece gerçekleştirilmektedir.
Bu olaylarda bilinmektedir ki çocuk imdat diyebilme olanağına sahip değildir. Bu sorunu çözmüş tüm ilkelerde alo imdat hatları çok ama çok önemlidir. Bu hatların 7/24 faaliyette olması çok önemlidir.
Baktığımızda var olan ülke genelinde yaygın olan tek hat alo 183 dür. Şiddete uğrayan ya da uğrama riski taşıyan ve desteğe gereksinimi olan çocuklara psikolojik, hukuki ve ekonomik alanda danışmanlık hizmetleri sunmak ve yararlanabilecekleri hizmet kuruluşları konusunda bilgilendirerek, gereksinim duydukları hizmet türüne en kısa zamanda ulaşmalarını sağlamak amacıyla Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğüne bağlı “Alo 183 Aile Kadın, Çocuk, Özürlü Sosyal Hizmet Danışma Hattı” hizmet vermektedir.
Ama bu hattın çok daha aktif hale getirilmesi çok önemli ve acildir. Aktif hale getirmek sadece bu hattın sürekli açık olması ve gelen telefonlara cevap vermesi demek değildir. Bu hatların mutlaka kendilerine ait bir destek hattı biçiminde çalışan ve olay yerine çok çabuk gidebilecek bir ekibinin olması gerekmektedir.
Bizim, geçtiğimiz 2 yılda Avrupa Birliği desteğiyle yürüttüğümüz hat küçük olanakları ve yetersizliklerine rağmen var olduğunda hattın ne kadar çok çocuğa ulaşabileceğini göstermesi açısından önemlidir. Bu yüzden bu modelin çalışma biçiminin devletin gelecekte değil hemen başlaması gereken projelere yol göstermek amacıyla kullanılması gerektiğini düşünüyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder