Sayfalar


ULUSAL İLETİŞİM AĞI

12 Eylül 2010 Pazar

Çocuk Anneler

16 Kasım 2009

Türkiye’de Çocuk dediğimiz zaman bir çok başlık altında konuştuğumuz konular var. Kendi  alanım olduğu için istismar, sokak çocukları, suça itilen çocuklardan başlıyoruz ve eğitim, sağlık ve bir çok konuyu sıralayarak devam ediyoruz. Gelişmekte olan ve muhafazakar, kapalı bir toplum olmaktan kaynaklanan sorunlarıyla toplumumuzda bir çok problemin 21. yüzyıla yakışmayan boyutlarda olduğunu da gözlemliyoruz. Bugün hala dayağı günlük yaşamda sıradan kabul eden bir toplumda yaşıyoruz. Biraz doğuya ve güneydoğu bölgesine gittiğimizde izlediğimiz tablo hem evde hem okulda durumun ne kadar dramatik olduğunu gösteriyor.

Ama asıl dramatik boyutu görünen değil görünmeyen ya da daha doğru bir söyleyişle göz ardı edilen problemler oluşturuyor. Uluslar arası toplantılarda Türkiye’nin ismi çocuk pornosunda ve çocuk fuhşunda riskli bölgeler içinde yer alırken bizim bu konularla özellikle çocuk fuhşu konusundaki yaklaşımımız münferit olaylardır şeklinde. Bilmeyenler için münferit sözcüğü sözlük anlamıyla tek olaylar bürokrasi dilinde böyle bir problem yoktur anlamına gelen bir sözcüktür.

Ama eroin ölümleri, çocukluk çağı kazaları gibi hiç konu edilmeyen konuların yakın gelecekte ne kadar problem olarak karşımıza çıkacağını anlamak için akranlar arası şiddet ve siber şiddet olgularının bugünkü durumuna sadece 2-3 yılda geldiğini bilmenin yeterli olacağını düşünüyorum.

Bu göz ardı edilen konuların başında belki de çocuk annelerin gelmesi gerekmektedir. Çünkü özellikle güneydoğu ve doğu bölgelerimizde bu konu günlük yaşamın en sıradan yaşanan ve o bölgenin normal kabul edilen olaylarından birisidir.  

Birleşmiş Milletlerin yapmış olduğu bir çalışmada Türkiye çocuk annelik oranının ciddiyeti açısından, 119 ülkelik listede 70. sırada yer almakta ve 15-19 yaşında çocuk sahibi olanların oranının yaklaşık binde 4 olduğu görülmektedir. Kayıt altına alınmayan olgularla birlikte bu oranın daha da artacağını düşündüğümüzde durumun ciddiyeti net ve açıktır.

Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması’nın 2003 yılı verilerine göre evlenen toplam 585.321 kadının %0,06’nın 17 yaş altında ve %0,08’nin 18-19 yaş grubundadır. 2003 yılında gerçekleşen 1.174.831 canlı doğum olgusunun %0,007’nin (n:85) 15 yaş altında,  %6,29’nun (n:73841) 15-19 yaş grubunda anneler tarafından gerçekleştirildiği bildirilmiştir. Bu bulgulara göre 1998 yılı verilerine göre ise canlı doğumların %15’i 15-19 yaş grubundaki kadınlara aittir. 1998 yılından itibaren canlı doğum yapan adolesanların oranında azalma olmuştur. Ancak evlenen ve canlı doğum yapan 19 yaş altındaki grup halen oldukça yüksek orandadır.

Türkiye’de Çocuk Vakfı’nca, hazırlanan bir raporda, kimsesiz ve korunmaya muhtaç çocuk sayısının son 5 yılda artış gösterdiği ve bu grupta çocuk annelerin oranının yüksek olduğu, 12-14 yaş arası evli kız çocukların sayısının 10 bin 484, 15-19 yaş grubundakilerin sayısının ise 463 bin 481 olduğu bildirilmiştir.

Türkiye genelinde, ortalama evlenme yaşı kadınlarda 23, erkeklerde ise 27’dir. Evlenenlerin %36’sı evlilik kararını kendisinin, %58’i ailesinin, %6’sı yakınlarından birinin verdiğini söylemektedir. Evliliklerin %24’ü akraba evliliğidir. Nikah türüne göre; resmi ve dini nikaha aynı anda sahip olanlar %88.5, sadece dini nikah %7.4, sadece resmi nikahı olanlar %3.8, resmi nikah da, dini nikaha da yaptırmayanlar %0.3’tür. Resmi nikahı olmayanlar bir başka deyişle yasal olarak nikahsızlar %7.7’dir. Güneydoğu’da bir kadın sivil toplum kuruluşunun 6 yılda görüştüğü 13.673 kadından edindiği bilgilere göre evlenme yaşı çok düşüktür: Kadınların %16.1’i 10-14 yaş, %64.7’si 15-19 yaşta evlenmiştir. Yeni Medeni Yasa’nın öngördüğü evlenme yaşı 17 olsa da, aileler kanuna uymamaktadır. Erken yaşta evlendirilen kız çocuklara resmi nikah yapılamadığından doğan çocuklar çoğu kez kayınvalidenin nüfusuna kaydettirilmektedir. 13.673 kadından %41’i fikri sorulmadan akraba evliliği yaptırılmıştır.

Kız çocuklarının geleneksel olarak yapılan adolesan (ergen) evliliği, artmış doğurganlığa neden olmaktadır. İlk evlenme yaşının küçük olduğu toplumlar, erken çocuk sahibi olan ve doğurganlığı yüksek toplumlardır. Gelişmekte olan ülkelerde adolesan evliliği oldukça yüksek oranlardadır. Bangladeş'te 15-19 yaşlarındaki kadınların yüzde 72'si, Güney Asya'da yüzde 54'ü, Afrika'da yüzde 44'ü ve Latin Amerika'da yüzde 16'sı evli bulunmaktadır.

Dünyada ise her yıl 15-19 yaşları arasında 15 milyondan fazla kız çocuğun doğum yaptığı düşünülmektedir. Bu kadar erken yaşta annelik, gebelik ve doğum sırasında çeşitli komplikasyonlara yol açabilmekte ve böyle durumlarda anne ölümleri ortalamanın üzerine çıkmaktadır.

4. Dünya Kadın Konferansı Eylem Platformu’na göre; her yıl 15-19 yaşları arasında 15 milyondan fazla kız çocuğu doğum yapmaktadır. Zorla ve küçük yaşta evlendirmeler Türk Hukuku ve uluslar arası hukukla çelişmesine rağmen ülkemizde bazı dini ve geleneksel uygulamalarla resmi olmayan şekilde küçük yaşta evlendirmelerin çok sayıda olduğu ve göz ardı edildiği görülmektedir. 

Genç yaşta yapılan evlilikler konusunda, kent ile kırsal kesim arasında radikal bir fark olmadığını, ancak özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde  çok yaygın olduğu gözlenmektedir.

Erken yaş evliliklerin en çok birinci dereceden akrabalarla ve çoğunlukla dini nikahla yapıldığına dikkati çekmektedir.  Bu kişilerin çoğunun tarım sektöründe ücretsiz aile işçisi olarak çalışan, alt sosyo-ekonomik ailelerin kız çocukları daha fazla evlilik riski altındadır.  Ayrıca bu durumun Türkiye'de bebek ve anne ölümlerinin düzeyini artırdığını görmekteyiz.

Çocuk Hakları Sözleşmesinin 20. yılını doldurduğumuz ve  başından başlayarak tarafı olduğumuz bu sözleşmenin her çocuk yaşının gerektirdiği hayatı yaşamalıdır temel prensibinin çiğnendiği konuların başında çocuk yaşta evlendirilen kız çocukları gelmektedir. Burada olayın toplumda kabul edilen bir durum olarak algılanması olayı daha da ürkütücü boyutlara taşımaktadır.

Sözleşmenin bir kağıt parçası olmaktan çıkabilmesinin tek yolu da prensiplerinin yaşamda kendine yer bulmasıdır. Çocuk anneler de bu konuların başında gelmektedir. 

Hiç yorum yok: