Sayfalar


ULUSAL İLETİŞİM AĞI

9 Eylül 2010 Perşembe

Çocuk Askerler

05 Şubat 2007


Bugün çocukların yaşadıkları sorunlara baktığımızda gündeme getiremediğimiz ama çocukları çok olumsuz etkileyen bir çok nedenin olduğu görülmektedir. Çocuk askerler de bunlardan birisidir. Ülkemizde güneydoğuda yaşanan çatışmalarda terör grupları tarafından çocukların kaçırılarak ya da  kandırılarak gruplara dahil edildikleri ve ellerine silah verilerek çatışmalarda kullanıldıkları tespit edilmiştir. Bu yüzden Türkiye de problemin bir parçası olmuş durumdadır.
Tanımını yapacak olursak “Çocuk asker, 18 yaşın altında olup, kapasitesi ne olursa olsun herhangi resmi/resmi olmayan silahlı bir gücün veya grubun bir parçası olan kişidir. Aile üyeleri dışında kalan böyle gruplara eşlik etme, aşçılık, nöbet tutma, mesaj taşıma, görevleri arasındadır ve vazifeleri bunlarla sınırlı değildir. Bu tanımlama cinsel amaçla kullanılan ve evliliğe zorlanan kızları da kapsar. Diğer bir deyişle, çocuk askerlik sadece silah gücü olmak değildir.”
Dünya Sağlık Organizasyonu (WHO) ve Çocuk Askerlerin Kullanılmasını Durdurma Koalisyonu’na (CSUC) göre dünyada hala aktif  300 000 çocuk asker bulunmakta ve 36 ayrı ülkede çatışma içinde bulunmaktadır.
Bu çocukların büyük çoğunluğu yasal olmayan yollardan alıkonularak, tehdit edilerek, fiziksel ve duygusal şiddet uygulanılarak savaş alanına çekilmektedir. Asya ve Afrika durumun en kritik olduğu yerlerdir. Güney Amerika, Orta Doğu ve Avrupa’da da bu suçun işlendiği unutulmamalı ve önem açısından arka plana atılmamalıdır.
Geçtiğimiz on yıllık dönemde açıklanan rakamlara göre çatışma sırasında ya da çatışmanın etkileri yüzünden; 2 milyon çocuğun yaşamını yitirdiği, 4 – 5 milyon çocuğun sakat kaldığı, 12 milyon çocuğun  evsiz kaldığı, 1 milyondan fazlasının yetim kaldığı ya da evinden uzaklaştırıldığı ve 10 milyondan fazla  çocuğun duygusal travmaya maruz kaldığı tespit edilmiştir.
Çocuklar silahlı çatışma ortamından çok olumsuz etkilenmektedirler. Çünkü silahlı çatışmalarda çocuklar hem hedef hem de alet konumundadırlar. Çocuklar; savaşa sokulmak için evlerinden kaçırılmakta, gönülsüzse zorlanılmakta, gönüllü olarak başvurmakta, çatışma sırasında öldürülmekte, öldürmekte, sakat bırakılmakta, sakat bırakmakta, öksüz bırakılmakta, zorla alıkonulmakta, eğitim ve sağlık haklarından mahrum bırakılmakta, tecavüze uğramakta, hastalanmakta, aç ve susuz bırakılmakta, işkence görmekte ve bunların sonucunda da yaşam boyu sürebilecek psikolojik rahatsızlıklar çekmektedir.
Bu  çocukların silah kullanmaya zorlanmalarında farklı yöntemler kullanılmaktadır. Bunların başlıcaları   kaçırılma ve zorla alıkonulma, mecbur tutulma ve gönüllü olmadır.
Günümüzde çocuk askerlerin kullanımı yaygındır ve yaygınlaşmaktadır. Çocuk Askerlerin Kullanımını Durdurma Koalisyonu`nun 2004 yılı Çocuk Askerler Küresel Raporuna göre halen çocuk askerlerin kullanıldığı başlıca ülkelere Burundi, Gine, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Liberya, Myanmar, Sudan, Kolombiya, Somali, Guatemala, Zimbabve ve Uganda örnek verilebilir.
Bu örneklere yakın komşumuz Irak’ı da vermek gerekmektedir. Son dönemde çocukların yoğun olarak savaşta aktif olarak görev yaptıkları görülmektedir.
Bu çocuklar için çok dramatik olan ve bir çok açıdan travmatik ve zararı olan çocuk askerler konusunun da en önemli çocuk hakları ihlallerinden birisi olduğunu hatırlatmak istedim. Bu hafta vizyona giren Kanlı Elmaslar filminin de ana konusunu oluşturan çocuk askerlerin yerkürede yaygınlığı artarak var olan bir problem olduğunu söyleyelim. Ne kadar acı değil mi? Çocuk ve elinde silah, başka insanı öldürüyor. Düşünmesi bile zor ama var ve yaşanıyor.

Hiç yorum yok: