Sayfalar


ULUSAL İLETİŞİM AĞI

1 Mayıs 2011 Pazar

Zararın Azaltılması Modelini Tartışmak

Sosyal problemleri çalışırken zaman ve toplum farklılıkları diğer bir çok konudan daha fazla ağırlığını hissettiren bir durumdur.

Özellikle şiddet çalışmaları bu değişkenlerin her zaman öne çıkartılmasını ve mutlaka göz önüne alınmasını da gerektirir. Ancak, toplumdan topluma değişkenlik gösteren sadece durum saptamasında ortaya çıkan tablo mudur yoksa, bu durum saptamasından sonra ortaya konan çözüm modelleri mi asıl sorunu oluşturur? Bence, bu durum tartışılması gereken ana problemdir.

Bu girişi yapmamın sebebi, sosyal problemlerde çözüm konusunda Dünya’da gelişmiş olan iki farklı  çözüm modellerini konuşmak istememdir. 

İlk çözüm modeli ki bu hem tarih açısından daha eskidir hem de Türkiye dahil olmak üzere Dünya üzerinde daha yaygın olarak kullanılmaktadır; Sorunu kökten bir şekilde hallederek ortadan kaldırmak.

Bu model, radikal, taraf olarak davranışı beraber getiren daha global bir boyutu içeren davranıştır. Ancak, geçen zaman bu modelin başarılı olabilme yüzdesinin düşük olduğunu ve bir problemi radikal olarak ortadan kaldırmanın sosyal açıdan çok da reel bir durum olmadığını gösterince, yeni bir ekol  olarak farklı bir çözüm modeli üstünde durulmaya başlandı.

Zararın azaltılması olarak tanımlayabileceğimiz bu modelin iyi yanı daha gerçekci olmasının yanı sıra    daha kısa sürede sonuç alınabilmesi ve bunların artı hanesine yazılabilmesidir. Ama bunun yanı sıra  ilk klasik yaklaşımın tersine düşmanla savaşmak onu yok saymak yerine problemin kabullenilmesi ve birlikte yaşamayı öğrenmek gibi  ilk modele tamamen tezat bir durumda ortaya çıkabilmektedir.

Bunun şu anda uygulanan en iyi örneği Hollanda’da uyuşturucu probleminde yaşananlardır. Daha az  tehlikeli olan maddelerin örneğin marihuananın kafelerde sertbestçe satılması, injeksiyon yapacakların temiz iğne kullanmalarının sağlanması gibi ilk bakışta yadırgatıcı ama zararın azaltılmasına yönelik  yapılan uygulamaların başarılı olduğu görülmektedir.

Ancak, buna karşı çıkanların da uyuşturucunun basit formları da olsa serbestce satılmasının gençlerde  kullanımı motive ettiği ve bu yüzden de kullanım oranlarını arttırdığını söyleyenler de vardır.

Bu konuda kesin saptamalar yapabilmek için daha erken olduğunu düşünüyorum ama zararın azaltılması felsefesine yönelik önleme modellerini bizim de tartışmaya başlamamızın gerektiğini  problem çözümlerindeki çok parlak olmayan sonuçları görünce gerekli olduğunu düşünüyorum.


Kaynak gösterimi:  www.0-18.org

Hiç yorum yok: